SEAT’ın Barselona’da bulunan Martorell Üretim Merkezi’ndeki Renk ve Trim Ekibi geleceğin otomobillerinin rengini yaratmak için oluşturuldu. Yeni bir renk, üç yıllık bir çalışma, 100’den fazla farklı formülasyon ve yüzlerce testin ardından pazara sunuluyor.
Pantone renk kataloğunda halihazırda binlerce renk olmasına rağmen, SEAT geleceğin otomobillerinde kullanılacak yeni tonlar yaratmaya odaklanan özel bir Renk ve Trim ekibine sahip. Bu ekibin çalışmaları büyük ölçüde görme duyusuna dayanıyor çünkü öyle renkler yaratmalılar ki gelecekteki müşterilerin dikkatini çekerek o otomobili satın almaları için akıllarını çelebilsin.
SEAT’ın Renk ve Trim departmanının başındaki Jordi Font şöyle açıklıyor: “Bizim işimiz bir otomobil belli bir renk serisiyle üretilmeden üç yıl önce başlar. Önce, geleceği etkileyecek trendleri yakından inceleriz ve ardından, hangi renk yelpazesi üzerine odaklanacağımıza karar verdiğimizde farklı formülasyonlar hazırlarız ve testler yaparız.”
1 TON BOYA
Bir rengin üretiminin uygun olup olmadığına karar vermeden önce 100’ün üzerinde formülasyon hazırlanıyor. Hiçbir şeyin şansa bırakılmadığı bu uzun süreçte, yapılan denemeler aylar süren çalışmaların ardından başlıyor. Rengin otomobil üzerindeki sonuçlarını görmek için 1.000 litreden fazla boya kullanılıyor. Bunu, boyanın güneş ışığında ve gölgede nasıl yansıdığını analiz etmek için yapılan testler izliyor. Eşit ve pürüzsüz bir finisaj sağlamak ve tüm hava koşullarına dayanmasını garantilemek için her otomobile yedi kat boya vuruluyor. Gelecekteki trendlerden bahsederken Font şu noktaya dikkat çekiyor: “Şimdiye dek yaygın olarak spot renkler kullanılıyordu ancak eğilimler daha fazla renk efektine sahip olan, daha gelişmiş tonlardaki otomobillere doğru yöneliyor.” Renk ve Trim ekibinin, görme duyusu ile çok özel bir ilişkisi var. Amacı, ilk bakışta dikkat çekmek olan bu meslekle ilgili olarak Font şunları ekliyor: “İşimizi, duyular diyarında gerçekleştiriyoruz çünkü duygular tasarlıyoruz. Renklerin zaten var oldukları bir gerçek ama biz onlara karakter ve özgün bir kişilik katıyoruz”.
