Son 10 yıldır adından oldukça söz ettiren Japon otomotiv devi Nissan, kararlı büyüme stratejisini artık tamamen kendi bünyesinde (Nissan Türkiye) gerçekleştirecek
Nissan, kararlı büyüme stratejisi çerçevesinde, Türkiye’deki satış operasyonlarının kontrolünü tamamen kendi bünyesine aldı ve 1 Ekim 2015 itibarıyla Nissan Otomotiv A.Ş (NOAS) hisselerinin tamamı Nissan Motor Co., Ltd.’e devroldu. Bu birleşme sonrasında Sinan ÖZKÖK Nissan Türkiye’nin Genel Müdürü oldu. Sinan ÖZKÖK’ün otomotiv sektöründeki 22 yıllık deneyimi, 22 yıldır Türkiye’de faaliyet gösteren Nissan Otomotiv A.Ş.’nin ülkemizde büyümesi için kilit rol oynayacak. Nissan Otomotiv A.Ş., dünyanın en büyük 20 otomobil pazarından biri olan Türkiye’de, SUV pazarındaki liderliğini devam ettirmeyi hedefliyor.
Navara ve Pulsar 2016’da
Nissan Otomotiv A.Ş., birleşmenin yarattığı güçlü sinerjiyle Türkiye pazarında, vites büyüttü ve özellikle ittifakın sinerjisinden yararlanarak ve dünyadaki modellerini Türkiye’ye taşıyarak bu hedefi gerçekleştirmeyi amaçlıyor. Bu anlamda, segmentinde liderlik yapmış Pick Up’ı yeni Nissan Navara ile başlayacak yeni ürün dalgası, önümüzdeki dönemde diğer segmentlere de hitap edecek farklı ve yeni ürünlerle devam edecek. 2,3 litrelik dizel motor seçeneğiyle gelmesi planlanan Navara, ile ilgili Genel Müdür Sinan Özkök şunları söyledi; “2 güçlü motor ile Navara’yı tekrar canlandıracağız. Daha önce yüksek kurlardan dolayı Navara satışlarında vites küçülttük. Artık Yeni Navara ile hem otomobil konforunu hemde arazi yeteneğini bir arada sunacağız. Bir yeniliğimiz de C segmentinde olacak. Pulsar hatcback ile 2016’nın ortalarında pazardan artık daha fazla pay sahibi olacağız. Nissan Türkiye, 2015’i 25 bin adetlik satış rakamı ile kapatmayı hedefliyor. Pazar büyüdüğü sürece bizde Nissan olarak büyümeye ve yenilenmeye devam edeceğiz.”
İç pazarın ivmelenmesi yatırımcıyı cezbedecek
İç pazarda oluşturulacak güçlü talep, otomotiv yatırımcılarının Türkiye pazarına yatırım anlamında ilgisini artıracaktır. Vergi sisteminde yapılacak iyileştirmelerin iç pazara ciddi şekilde olumlu etkisi olacak, bu durum hem yeni yatırımcının cezbedilmesi, hem de Türkiye’de var olan markaların yeni modellerini Türkiye’de üretmeleri anlamında cesaret verici bir unsur olacaktır.
