Ana Sayfa Genel Sıfırda kontağı çevirmek için geçen yıl kadar zengin değiliz

Sıfırda kontağı çevirmek için geçen yıl kadar zengin değiliz

Sıfır otomobil satın almak için artık geçen sene olduğu kadar zengin değiliz. 2023 yılında en ucuzlardan biri olan Fiat Egea sedana asgari ücretle 32 ayda sahip olma imkanına sahiptik. Fakat 2024 yılında artan fiyatlarla birlikte asgari ücrete de yüzde 50’ye yakın zam gelmesine rağmen 47 ayda anca alabiliyor.

ALİ YILDIRIM

Sıfır otomobil satın almak için artık geçen sene olduğu kadar zengin değiliz. Zaten sıfır araç sahibi olmak da asgari ücretli çalışan için tam bir hayal oldu. Gelinen noktada artan kur, enflasyon ve faiz üçgeni fiyat artışlarını da birbiri arkasına sıraladı. Öte yandan gün geçtikçe düşüşünü hızlandıran alım gücü de bu süreçte, deyim yerindeyse yerle bir hale geldi. Türkiye’nin en çok satan otomobilinin fiyatı Ocak 2023’te 376 bin 900 lira iken Ocak 2024’te 815 bin liraya ulaştı. Yani bu süreçte yüzde 116’lık bir artış görüldü. Fakat asgari ücret onun yarısı kadar bile artamadı.

GEÇEN YILA GÖRE 15 AY DAHA ARTTI

Temmuz 2023’te bile 11 bin 402 lira olan asgari ücret 2024 için 17 bin 2 lira olarak belirlendi. Bu tablo karşısında en ucuz otomobile bile ulaşmak birkaç adım daha öteye gitti. 2023 yılında asgari ücretli bir çalışanın yemeden içmeden, hiçbir şey ödemeden 32 ayda alabildiği en ucuz sıfır otomobil için 2024’te 47 ay çalışması gerekiyor. Yüzde 50’ye yakın asgari ücret artışına rağmen en ucuzuna bile ulaşmanın süresi 15 ay daha ötelendi. Bu bir yıllık süreçte ne oldu? Asgari ücret yüzde 49 arttı. En ucuz otomobilin fiyatı yüzde 116 yükseldi. Enflasyon yüzde 57,6’dan yüzde 42’ye düştü fakat otomobilde fiyatı belirleyen Euro kuru 20 liradan 33 liraya çıktı. Yani kur farkı sadece yüzde 65. Ayrıca otomobil alımında büyük etki eden kredilerde de faiz oranları katlandı. Yüzde 9 olan politika faizi yüzde 42,5’e çıktı. Bu hem kredi oranlarını hem de sıfır araç satışında hızı kesti.

OTOMOBİL NAKİTLE DÖNÜYOR

Düşük faiz döneminde kredili otomobil alma oranı yüzde 70-80 seviyelerindeyken sektör temsilcileri şu an yeni araç alımının yüzde 10-15’inin bu faiz oranındaki kredilerle olduğunu söylüyor. Bu süreçte yeni otomobili şimdilik sadece nakdi olanlar alabiliyor.

BİZDE ÜRETİLİYOR AMA HANS DAHA UCUZA BİNİYOR

Otomobillerdeki yüksek vergi yükü, dünyanın en pahalı araçlarına binmemize neden oluyor. Aracın Türkiye’de üretilmesi bile vatandaş için bir avantaja maalesef dönüşemiyor. Türkiye’de üretilen bir otomobilin fiyatı burada hemen hemen 1.4 milyon liraya satılırken, aynı otomobilin Almanya’daki satış fiyatı 32 bin 900 euro. Yani 1 milyon liranın biraz üzerinde. Burada üretilmesine rağmen biz Almanya’daki Hans’tan 400 bin lira yani 12 bin Euro daha pahalıya biniyoruz. Alım gücü burada da etkisini gösteriyor. Aynı otomobile asgari ücretli Türkiye’de 82 ayda sahip olabilirken, Almanya’da Türk malı otomobile binmek için asgari ücretli 21 ay çalışması yetiyor. Yerli dediğimiz otomobil için Ahmet’in Hans’tan 61 ay daha fazla çalışması gerekiyor. Hemen hemen 5 seneye tekabül ediyor.

ÖTV MUAFİYETİYLE İLK AY İYİ GİBİ

Yeni yılla birlikte araç fiyatlarında da güncellemeye gidildi. Birçok marka fiyat artışına giderken, liste fiyatlarını değiştirmeyenler azınlıkta kaldı. Fiyatlar yüzde 3 ila 10 arasında yükseldi. Yetkililer marka bazında değişimlerin yaşandığını ifade ederek yüzde 7 seviyesinde zam olduğunu söyledi. Stokların devam ettiği paylaşılırken, 2024 modellerin pazara çıkmasıyla birlikte yeni fiyat artışlarının olacağı kaydedildi. Özel tüketim vergisi (ÖTV) muafiyetli sıfır araç satışında da ocak ayında artış olduğu aktarıldı. Bu yıl 1.6 milyon lira seviyesine yaklaşan muafiyetli araç limitiyle birlikte daha çok otomobil seçeneği oldu. Her ne kadar fiyatlar yüksek seyretse de yetkililerin aktardığına göre, Ocak 2024’te satışların bir tık canlı olması bekleniyor.