Ana Sayfa Genel Elektrikli araçlar tahmin edildiği kadar ucuz değil

Elektrikli araçlar tahmin edildiği kadar ucuz değil

Avrupa hızla elektrikli araçlara geçiş yaparken, Türkiye’de tablo pek iç açıcı değil. Avrupa’nın şu an otomotiv gündemini elektrikli araçlar ve otonom sürüş meşgul ettiğini söyleyen OSS Başkanı Özlap “Henüz Türkiye’ye bu gündemleri taşımamız çok mümkün değil. Elektrikli arabaların maliyetleri mevcut konvansiyonel dediğimiz araçlara göre iki katı civarında” dedi.

ALİ YILDIRIM

Türk otomotiv sektörü ana ve yan sanayisiyle aslında büyük bir kesime hitap ediyor. Özellikle son dönemde Avrupa’da başlayan elektrikli dönüşüm Türkiye’nin ihracat pazarlarını kaybetmesine neden olurken, üreticilerin de acil olarak bu dönüşüme ayak uydurması gerekiyor. Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS) Başkanı Ziya Özalp, Avrupa’daki otomotiv gündeminin başında otonom gelirken, aynı zamanda internete bağlı araçlar ve elektrikli araçların da gündemi meşgul ettiğini paylaşıyor. İstanbul’da bir basın toplantısı gerçekleştiren Özalp “Biz bu toplantıyı Almanya’da, Fransa’da, İspanya’da yapıyor olsaydık bu gündemler üzerine, bu gündemlerin getireceği yapılar üzerine konuşacaktık. Henüz Türkiye’ye bu gündemleri taşımamız çok mümkün değil. Bizim elimize gelen öyle veriler var ki aslında elektrikli araçlarda tahmin edildiği kadar ucuz değil. Yani bugün özellikle OSD’nin bir önceki başkanı Haydar Bey’in bir açıklaması vardı. Biz elektrikli otomobil üreteceğiz ama binemeyeceğiz demişti. Aynen öyle maalesef şu anda elektrikli arabaların maliyetleri mevcut konvansiyonel dediğimiz araçlara göre iki katı civarında. Yani bu da şunu gösteriyor. Bu maliyetlerle istenen rakamlara ulaşılamayacak. Bu maliyetlere ulaşabilmesi için de bu teknolojilerden vazgeçilecek. Yani öyle ya da böyle biraz daha ürünleri uygunlaştırabilmek ve bu aracın maliyetlerini biraz daha olsun düşürebilmek amaçlı yedek parçaların daha uygun şekilde daha bildiğimiz teknolojilerle tekrar üretilmesi söz konusu” dedi.

‘DÜŞEN EMTİA FİYATLARINI TÜRKİYE’DE HÂLÂ HİSSETMEDİK’

Satış sonrasının da sorunları olduğunu paylaşan Ziya Özalp “Tedarik problemleri dışında, döviz kurlarındaki hareketlilik ve kargo maliyetleri de çok arttı. Emtia fiyatları çok yüksekte başladı. Dünyada çok hızlı bir şekilde geri geldi. Türkiye’de henüz biz bunu hissedemiyoruz o noktada bu bizim için büyük bir problem. Önümüzdeki yıl için de söyleyebilirim. Enerji maliyetleri bu dünyanın her yerinde ciddi bir şekilde artıyor. Rusya Ukrayna kriziyle beraber bu tavan yaptı. Bu ciddi bir sıkıntı ve biz bence bu sıkıntıyı kaynak olarak yalamıyoruz ama maliyet olarak maalesef yaşıyoruz üretimden dağıtıma kadar. Navlun fiyatları aynı emtia fiyatları gibi çok yüksek seviyelerden çok daha ulaşılabilir seviyelere geldi. Şu anda işçilik maliyeti ve lojistik merkezlerinin fiyatları. Metrekare fiyatları ve gümrükte yaşanan problemler aslında tedarik problemlerinin büyük çoğunluğunu oluşturuyor” açıklamasını yaptı.

‘KARGO FİYATI PARÇA FİYATINI GEÇİYOR’

Döviz kurundaki hareketliliğinde sorunlara yol açtığını söyleyen Ziya Özalp şunları paylaştı: “Döviz kurlarındaki hareketlilik; iki yönlü baktığımız zaman; aslında en büyük sorun bizim için, hareketliliği öngörememek oluyor. Şu andaki son 4-5 aydaki durağan seviyesi aslında herkes için öngörülebilir ama bildiğiniz üzere geçtiğimiz yıldan bu yana çok büyük değişimler söz konusu oldu. Biz aralık ayında ürünleri 18 TL kurla dolar alırken; ocak, şubat ve mart aylarında 11 TL dolar kurlarıyla satmak durumunda kaldık. Ve çok defa dile getirdiğimiz konulardan bir tanesi de kargo maliyetleri. Artık yedek parçanın ve servisin maliyetlerini geçmiş durumda olduğu durumlar var. Herhangi bir filtreyi aldığımız zaman, A noktasından B noktasına götürdüğümüz zaman filtrenin maliyetinin iki katı kadar ya da bir radyatör maliyetinin yüzde 50’si kadar kargo maliyetleri ödemekteyiz.”