Hyundai’nin en fazla bilinen modellerinden biri olan Elantra, geçtiğimiz aylarda satışa sunulan altıncı nesliyle de çıkışını sürdürmüş ve tüm dikkatleri üzerine çekmişti. Hyundai Elantra, şimdi de 1.6 litrelik Turbo GDI benzinli motoru ve agresif gövde kitine sahip “Sport” versiyonuyla genç kullanıcıları hedefliyor.
Her geçen gün modellerindeki kalitesini, marka imajını ve bilinirliğini artıran Hyundai, şimdi de Elantra’nın en hızlı versiyonu olan “Sport”u gözler önüne serdi. Hyundai Elantra Sport, adından da anlaşılacağı üzere serinin en performanslı ve en dikkat çekici üyesi olacak. Mevcut platform üzerinde inşa edilen bu hızlı versiyon, motor, iç mekan ve dış görsellik adına bir takım değişiklikleri beraberinde getiriyor. Hyundai Elantra Sport, 200’den fazla beygir gücü ve 257 Nm maksimum tork üreten 1.6 litrelik benzinli Turbo GDI motora sahip. İsteğe bağlı olarak altı ileri manuel veya yedi ileri çift kavramalı şanzımanla seçilebilecek olan araç, şimdiye kadar ki en güçlü, en keyifli ve en eğlenceli Elantra unvanını da kazanmış olacak.
ETKİLİ TURBO GÜCÜ
Elantra Sport, maksimum sürüş keyfini sunması adına, sadece yeni bir motorla değil aynı zamanda geliştirilmiş bir süspansiyon sistemine de sahip. Aracın yol tutuş dinamiklerini yükseltmek için çok kollu bağımsız arka süspansiyon kullanılırken ayrıca 18 inç’lik özel tasarımlı alüminyum jantlara da yer veriliyor. Hyundai Elantra Sport, görsel olarak da son derece etkileyici. Sport versiyona özel geniş hava girişli ön tamponda bulunan siyah parçalar, LED gündüz lambaları ve Turbo yazısı dikkatlerden kaçmıyor.
SON ÇEYREKTE GELECEK
Arka tamponda ise yarış otomobillerini andıran büyük bir difüzör bulunuyor. Modele özgü altı düzleştirilmiş deri direksiyon simidi, Sport logolu ve kırmızı kontrast dikişli spor deri koltuklar da iç mekanın farklılaşmasında önemli rol oynuyor. Hyundai Elantra Sport, yüksek teknolojisi, üstün konforu, şık tasarımı ve performanslı kullanım özellikleriyle özellikle genç kullanıcıların ilgisini çekecek. Elantra Sport yılın dördüncü çeyreğinde öncelikle Kuzey Amerika’da ve daha sonra diğer pazarlarda da satışa sunulacak.
