Benzinli ve dizel araçlar ne zaman yasaklanacak? Avrupa’da dizel ve benzinli araçların satışı 2035 itibarıyla sona eriyor. Parlamentonun onayladığı öneri, şimdi AB ülkeleriyle yapılacak müzakerelerin sonuçlanmasını bekliyor. Türkiye de geçen yıl benzer bir anlaşmaya imza atarken, durum ne olacak?
Benzinli ve dizel araçlar ne zaman yasaklanacak? Dünyada elektrikli dönüşüm beklenenden hızlı başladı. Dizel ve benzinli otomobillerin geleceği her geçen gün kararırken, Avrupa’da artık sert tedbirler almaya başlıyor. Uzun bir süredir bazı Avrupa ülkeleri önce dizel araçların şehir merkezine girmesini yasaklamış. Sonrasında ise yavaş yavaş üretimleri bitirmişti. Gelişen süreçte artık benzinli araçlarında sonunun geldiğini ortaya koydu. DW Türkçe’nin aktardığına göre, geçtiğimiz günlerde Avrupa Parlamentosu, 2035 yılından itibaren benzinli ve dizel yakıt kullanan araç satışlarının yasaklanmasını onayladı. Tasarı oy çokluğuyla kabul edilirken, tasarının yürürlüğe girmesi için üye ülkelerle yapılan müzakerelerin sonuçlanması gerekiyor. Üye ülkeler ay sonunda tasarıya yönelik tutumlarını belirleyerek AB Komisyonu’na bildirecek ve uzlaşı arayışları başlayacak.
ELEKTRİKLİ ŞARJ ALT YAPISI GENİŞLETİLECEK
Komisyon’un önerisi, trafikte karbondioksit emisyonunun yüzde 100 oranında azaltılmasını öngörüyordu. Komisyon 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarının yüzde 55 oranında azaltılmasını, bunun için de endüstri ve enerji sektörünün yanı sıra trafikte de daha kararlı adımlar atılmasını, özellikle de elektrikli araç ağının genişletilmesini istiyor. Bu hedef doğrultusunda elektrikli otomobiller için şarj altyapısını geliştirmek üzere ayrı bir yasa çalışması bulunuyor.
GELECEĞİN EN İYİLERİ AVRUPA’DA ÜRETİLECEK
Yasa tasarısı hazırlıklarına katılan AP üyelerinden Jan Huitema, “sıfır emisyonlu araçların satın alınması ve kullanımının tüketiciler için daha az maliyetli olacağını” belirtti. Yeşiller grubundan AP üyesi Michael Bloss da oylama sonrasında yaptığı açıklamada, “Böylelikle Avrupa’nın otomotiv merkezi olarak geleceği hakkında karar vermiş olduk. Gelecekte en iyi elektrikli otomobiller ve en yeni bataryalar Avrupa’da üretilecek” dedi.
2035 ÇOK ERKEN
AP’nin Hristiyan Demokrat Partili üyesi Jens Gieseke, “Yeşiller, Liberaller ve Sosyaldemokratlar maalesef tüm kartları elektrikli ulaşıma oynamayı tercih ediyor” diyerek bunun Avrupa’nın rekabet gücü ve istihdama olumsuz etkilerde bulunacağı endişesini dile getirdi. Alman Otomobil Üreticileri Birliği (VDA) de otomobil endüstrisinin iklim hedeflerini benimsediğini ve bu alanda milyarlarca euroluk yatırım yaptığını, ancak 2035’te satış yasağının “çok erken” olduğunu bildirdi.
TÜRKİYE’DE NE OLACAK?
Geçen yıl İskoçya’nın Glasgow kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 26. Taraflar Konferansı’nda (COP26) Türkiye de bu yönde bir mutabakata imza atmıştı. 33 ülke, 40 şehir, 11 araç üreticisi ve filo sahibi 27 kuruluşun imzaladığı mutabakat, 2035’e kadar benzinli ve dizel motorlu araçların sıfır emisyonlu araçlarla değiştirilmesini öngörüyor. Türkiye ağırlıklı olarak ithal bir araç pazarına sahip. Bu tabloya bakıldığında Avrupa’da üretimlerin artık tamamen elektrikliye kayması Türkiye pazarını da etkileyecekti. 2035 sonrasında da iç pazarda eğer benzinli ve dizel araçlara hala büyük bir talep olursa küçük bir ihtimalle ülkeye özel bir süre üretim belki olabilir. Fakat iç pazarın 1 milyon adetlerin altını seyrettiği sürece bu ihtimal bile sadece yüzde 1. Böylece yasaklarla birlikte Türkiye de üreticilerin aldığı kararlar doğrultusuna elektrikli dönüşüme ayak uydurmak zorunda kalacak.